İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nda geçen hafta görüşülen ve 20 maddeden oluşan İklim Kanunu Teklifi ile ilgili çıkan bazı iddialara açıklık getirdi. Merkez, kamuoyunu yanıltıcı bilgilerin önüne geçmeyi hedefliyor.
Karbon Ayak İzi Özgürlüğü Kısıtlar Mı?
DMM'den yapılan açıklamada, en çok merak edilen ve tartışma yaratan konu olan karbon ayak izi uygulaması hakkında önemli bilgiler verildi. Açıklamada, karbon ayak izi uygulamasının bireylerin özgürlüklerini kısıtlamadığı, aksine bu uygulamanın sadece üretim yapan kuruluşlar için geçerli olduğu vurgulandı. Yani, vatandaşların seyahat özgürlüğü veya mülkiyet hakları gibi anayasal hakları, bu kanunla herhangi bir şekilde etkilenmiyor.
Merkez, bu türden yanlış bilgilendirmelerin önüne geçmek için kamuoyunu doğru kaynaklardan bilgi almaya davet ediyor. İklim Kanunu'nun amacının, çevreyi korumak ve sürdürülebilir bir gelecek inşa etmek olduğu belirtiliyor.
Kanun Neyi Amaçlıyor?
İklim Kanunu, Türkiye'nin iklim değişikliğiyle mücadeledeki kararlılığını gösteren önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Kanun, özellikle aşağıdaki alanlarda düzenlemeler içeriyor:
- Sera gazı emisyonlarının azaltılması
- Yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının teşvik edilmesi
- İklim değişikliğinin olumsuz etkilerine karşı uyum sağlanması
- Çevreye duyarlı teknolojilerin geliştirilmesi
Bu düzenlemeler, Türkiye'nin Paris İklim Anlaşması kapsamındaki taahhütlerini yerine getirmesine yardımcı olacak ve ülkenin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmasına katkı sağlayacak.
İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi, bu türden yanıltıcı bilgilerin yayılmasını engellemek ve kamuoyunu doğru bilgilendirmek için çalışmalarına aralıksız devam edeceğini duyurdu.