İngiliz medyasında çıkan ve büyük yankı uyandıran "Türkiye'de kalbi çalınan İngiliz turist" iddiasına Sağlık Bakanlığı'ndan sert bir yalanlama geldi. Bakanlık, söz konusu haberlerin gerçeği yansıtmadığını ve gerekli tüm incelemelerin yapıldığını açıkladı. Peki, bu şok iddia nereden çıktı ve gerçekler ne?

İddiaların Kaynağı: İngiliz Basını

Olay, İngiliz bir kadının eşiyle birlikte Türkiye'ye tatile gelmesiyle başlıyor. İddiaya göre, kadın tatil sırasında rahatsızlanarak Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin acil servisine kaldırılıyor. Burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayan kadın hayatını kaybediyor. Cenazesi, Türkiye'de yapılan otopsinin ardından İngiltere'ye gönderiliyor. Ancak Birleşik Krallık'ta yapılan ikinci otopsi, şok edici bir gerçeği ortaya çıkarıyor: İngiliz kadının kalbi yerinde değil!

Bu iddia, İngiliz basınında geniş yer buluyor ve Türkiye'de büyük bir infiale yol açıyor. Sosyal medyada konuyla ilgili birçok yorum yapılıyor ve Sağlık Bakanlığı'ndan açıklama yapılması isteniyor.

Sağlık Bakanlığı'ndan Yalanlama

Artan tepkiler üzerine Sağlık Bakanlığı, konuyla ilgili bir açıklama yaparak iddiaları yalanladı. Bakanlık açıklamasında, "İngiliz medyasında yer alan haberler gerçeği yansıtmamaktadır. Söz konusu olayla ilgili gerekli tüm incelemeler yapılmıştır ve herhangi bir usulsüzlüğe rastlanmamıştır." ifadelerine yer verildi.

Bakanlık yetkilileri, otopsi raporlarının ve diğer tıbbi kayıtların incelendiğini ve kadının ölüm nedeninin doğal sebeplerden kaynaklandığının tespit edildiğini belirtti. Ayrıca, kadının kalbinin yerinde olmadığı iddiasının tamamen asılsız olduğu vurgulandı.

Olayın Ardındaki Gerçekler

Sağlık Bakanlığı'nın yalanlamasının ardından, olayın ardındaki gerçeklerin ne olduğu merak konusu oldu. Bazı uzmanlar, İngiltere'de yapılan ikinci otopsinin hatalı olabileceğini veya kadının kalbinin daha önce yapılan bir operasyon sırasında alınmış olabileceğini düşünüyor.

Olayla ilgili soruşturma devam ederken, Sağlık Bakanlığı, İngiliz yetkililerle işbirliği içinde olduklarını ve tüm bilgileri paylaşmaya hazır olduklarını bildirdi.

Bu tür hassas konularda, doğruluğu teyit edilmemiş bilgilerin yayılmasının toplumda gereksiz bir panik ve güvensizlik ortamı yarattığı unutulmamalıdır. Sağlık Bakanlığı'nın yaptığı açıklama, bu tür spekülasyonların önüne geçilmesi açısından büyük önem taşımaktadır.