Türkiye ekonomisi zorlu bir süreçten geçerken, reel sektörde yaşanan finansman sıkıntıları konkordato başvurularında rekor artışlara neden oluyor. Eylül ayında tam 252 şirket konkordato geçici mühlet kararı alarak dikkatleri üzerine çekti. Bu durum, şirketlerin finansal açıdan ne kadar zorlandığını gözler önüne seriyor.

Konkordato Başvurularında Dev Artış

2025 yılının ilk 9 ayında verilen geçici mühlet kararlarının toplam sayısı 2 bin 85'e ulaştı. Bu rakam, geçen yılın aynı dönemine göre %76 gibi önemli bir artış gösteriyor. Uzmanlar, bu artışın nedenlerini ekonomik belirsizlikler, yüksek enflasyon ve artan faiz oranları olarak sıralıyor. Şirketlerin borçlarını ödeme güçlüğü çekmesi, konkordato başvurularını kaçınılmaz hale getiriyor.

Konkordato Nedir?

Konkordato, borçlarını ödemekte zorlanan şirketlerin, alacaklıları ile anlaşarak borçlarını yeniden yapılandırması sürecidir. Bu süreçte, şirket mahkemeden geçici mühlet kararı alarak faaliyetlerine devam ederken, alacaklıları ile bir ödeme planı üzerinde anlaşmaya çalışır. Konkordato, şirketlerin iflasını önlemek ve ekonomik faaliyetlerine devam etmelerini sağlamak amacıyla kullanılan bir yöntemdir.

Ekonomik Krizin Etkileri

Konkordato başvurularındaki artış, Türkiye ekonomisinin içinde bulunduğu zorlu durumu açıkça gösteriyor. Şirketlerin finansman sorunları, üretimde düşüşe, istihdam kayıplarına ve ekonomik büyümenin yavaşlamasına neden olabilir. Bu durum, hükümetin ekonomik istikrarı sağlamak ve şirketlerin finansman sorunlarını çözmek için daha etkili politikalar uygulaması gerektiğini ortaya koyuyor.

Ekonomistler, konkordato başvurularındaki artışın sadece bir başlangıç olabileceği konusunda uyarıyor. Eğer ekonomik koşullar iyileşmezse, önümüzdeki aylarda daha fazla şirketin konkordato başvurusunda bulunabileceği ve bu durumun ekonomik krizi derinleştirebileceği belirtiliyor. Bu nedenle, hükümetin ve ilgili kurumların reel sektöre destek olacak önlemler alması büyük önem taşıyor.

Konkordato başvurularındaki rekor artış, Türkiye ekonomisinin kırılganlığını ve şirketlerin finansal zorluklarını gözler önüne seriyor. Bu durum, ekonomik istikrarı sağlamak ve şirketlerin rekabet gücünü artırmak için daha kapsamlı ve etkili politikaların uygulanması gerektiğini gösteriyor. Aksi takdirde, konkordato başvurularındaki artışın devam etmesi ve ekonomik krizin derinleşmesi kaçınılmaz olabilir.