Suriye'nin geçici Cumhurbaşkanı Ahmed Şara'nın Moskova ziyareti, dünya gündemine bomba gibi düştü. Şara, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e "Esad'ı verin, Tartus deniz üssüyle Hmeymim hava üssünü alın" şeklinde şok bir teklifte bulundu. Bu beklenmedik hamle, Suriye'deki iç savaşın geleceği ve Rusya'nın bölgedeki rolü açısından kritik bir dönemeç olabilir.

Esad'ın İadesi: Yeni Bir Başlangıç mı?

Şara'nın Putin'e sunduğu en önemli talep, eski Suriye lideri Beşar Esad'ın iadesi oldu. Aralık ayında Esad'ın devrilmesinden sonra Rusya'ya sığınan Esad ve ailesinin durumu, iki ülke arasındaki ilişkilerde önemli bir sorun teşkil ediyordu. Şara, Esad'ın iadesinin, Suriye ile Rusya arasında yeni bir başlangıç için elzem olduğunu vurguladı. Ancak Putin'in bu talebe nasıl yanıt vereceği merak konusu. Bazı kaynaklar, Putin'in Esad'ı iade etmeyi kabul etmese bile, Esad'ın üçüncü bir ülkeye gönderilmesinin gündeme geldiğini belirtiyor.

Rus Üsleri: Stratejik Önem

Şara'nın teklifinin bir diğer önemli unsuru ise Rusya'nın Suriye'deki askeri üsleri. Tartus deniz üssü ve Hmeymim hava üssü, Rusya'nın Akdeniz'deki varlığı ve bölgedeki stratejik çıkarları açısından büyük önem taşıyor. Şara, bu üslerin Rusya'ya geri verilmesi karşılığında Esad'ın iadesini talep ederek, Putin'e cazip bir teklif sunmuş oldu. Bu teklif, Rusya'nın Suriye'deki askeri varlığını sürdürmesi ve bölgedeki etkisini koruması açısından önemli bir fırsat sunuyor.

Görüşmenin Muhtemel Sonuçları

Şara ve Putin arasındaki görüşmenin sonuçları, Suriye'deki iç savaşın geleceği ve bölgedeki güç dengeleri açısından belirleyici olabilir. Eğer Putin, Şara'nın teklifini kabul ederse, bu durum Suriye'de yeni bir dönemin başlangıcı olabilir. Esad'ın iadesi, Suriye halkının adalete olan inancını güçlendirebilir ve ülkedeki siyasi istikrarın sağlanmasına yardımcı olabilir. Rus üslerinin geri verilmesi ise, Rusya'nın bölgedeki askeri varlığını sürdürmesini ve stratejik çıkarlarını korumasını sağlayabilir.

Ancak, Putin'in Şara'nın teklifini reddetmesi durumunda, Suriye'deki iç savaşın daha da uzaması ve bölgedeki istikrarsızlığın artması riski bulunuyor. Esad'ın Rusya'da kalmaya devam etmesi, Suriye halkının öfkesini körükleyebilir ve ülkedeki siyasi gerginliği tırmandırabilir. Rus üslerinin Suriye'de kalması ise, bölgedeki diğer ülkelerin tepkisini çekebilir ve yeni çatışmalara yol açabilir.

Sonuç olarak, Şara ve Putin arasındaki görüşme, Suriye'nin geleceği açısından kritik bir öneme sahip. İki liderin alacağı kararlar, sadece Suriye'yi değil, tüm bölgeyi etkileyecek sonuçlar doğurabilir. Önümüzdeki günlerde, bu görüşmenin yankıları ve muhtemel sonuçları yakından takip edilecek.