Kahramanmaraş'ta yaşanan ve binlerce insanın hayatını kaybettiği 6 Şubat depremlerinin ardından, yıkılan binalarla ilgili davalar açılmaya devam ediyor. Bu davalardan biri de, 11 kişinin yaşamını yitirdiği Gülizar Apartmanı'na ilişkin. Dava sürecinde sanıkların savunmaları ise dikkat çekiyor. Müteahhit, şantiye şefi ve yapı denetim firması yetkilileri, sorumluluğu birbirlerinin üzerine atmaya çalışıyor.

Gülizar Apartmanı Davasında Şok Savunmalar

Gülizar Apartmanı davasında 12 sanık yargılanıyor. Tutuksuz sanık olan müteahhit Ahmet Güneş, suçlamaları kabul etmeyerek, yıkımın nedenini depremin şiddetine bağladı. Güneş, binanın yapımında herhangi bir kusur olmadığını iddia etti. Şantiye şefi Banu Merve Korkmaz ve yapı denetim firması yetkilisi Ahmet Deniz ise, topu belediye ve Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü'ne attılar. İddialarına göre, söz konusu kurumlar binayı denetlemiş ve herhangi bir kusur tespit etmemişlerdi.

Sorumluluk Kimde?

Sanıkların bu savunmaları, akıllara "Sorumluluk kimde?" sorusunu getiriyor. 11 kişinin hayatını kaybettiği bir binanın yıkılmasında kimin ihmali olduğu, yargılama sürecinde ortaya çıkarılmaya çalışılacak. Uzmanlar, binaların depreme dayanıklı olup olmadığını belirleyen birçok faktör olduğunu belirtiyor. Bunlar arasında, kullanılan malzeme kalitesi, zemin etüdü, projelendirme ve inşaat sürecindeki denetimler yer alıyor. Tüm bu aşamalarda yapılan hatalar, binaların depremde yıkılmasına neden olabiliyor.

Deprem Gerçeği ve Alınması Gereken Dersler

Türkiye, deprem kuşağında yer alan bir ülke. Bu nedenle, depreme dayanıklı binalar inşa etmek hayati önem taşıyor. Geçmişte yaşanan depremlerden ders çıkararak, yapı denetim sistemini güçlendirmek, kaçak yapılaşmaya izin vermemek ve bilinçli bir toplum oluşturmak gerekiyor. Aksi takdirde, gelecekte de benzer acılar yaşanmaya devam edebilir.

• Yapı denetim süreçleri sıkılaştırılmalı
• Kaçak yapılaşma engellenmeli
• Binalarda kullanılan malzeme kalitesi artırılmalı
• Zemin etütleri doğru yapılmalı
• Halk deprem konusunda bilinçlendirilmeli

Gülizar Apartmanı davası, depremde yaşanan yıkımların sorumlularının bulunması açısından önemli bir örnek teşkil ediyor. Davanın sonucunda, sorumluların cezalandırılması ve benzer olayların yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınması bekleniyor. Bu tür davalar, adaletin sağlanmasının yanı sıra, toplumda deprem bilincinin artmasına da katkıda bulunabilir.