AYM'den Enflasyon Mağdurlarına Müjde! 10 Yıllık Kayıp Telafi Edilecek mi?
Gündem

AYM'den Enflasyon Mağdurlarına Müjde! 10 Yıllık Kayıp Telafi Edilecek mi?


30 September 20255 dk okuma4 görüntülenmeSon güncelleme: 30 September 2025

Anayasa Mahkemesi (AYM),banka borcunu geç aldığı için parasının enflasyon karşısında değer kaybettiğini iddia eden bir vatandaşın bireysel başvurusunda emsal teşkil edecek bir karara imza attı. AYM, mahkemelerin bu zararı dikkate almamasını "mülkiyet hakkı ihlali" olarak değerlendirerek, enflasyon mağdurları için yeni bir umut ışığı yaktı. Bu karar, borçlarını geç ödeyen kişi veya kurumlar nedeniyle parasının değeri düşen vatandaşlar için önemli bir dönüm noktası olabilir.

Enflasyon Zararı Artık Göz Ardı Edilemeyecek

AYM'nin bu kararıyla birlikte, alacaklılar sadece nominal tutarı değil, aynı zamanda enflasyon karşısındaki gerçek değer kayıplarını da talep edebilecekler. Bu durum, özellikle yüksek enflasyon dönemlerinde alacaklıların haklarını koruma açısından büyük önem taşıyor. Karar, yerel mahkemeler ve Yargıtay'ın daha önceki ret kararlarını da geçersiz kılıyor. Başvurucu Caner Şafak'ın yaşadığı mağduriyet, birçok benzer durumda olan vatandaş için de bir emsal teşkil edecek.

Caner Şafak'ın yaşadığı süreç şöyleydi:

  • 2010 yılında bir konut projesi için kredi kullandı.
  • Bankayla yaşadığı uyuşmazlık sonucu dava açtı.
  • Alacağını faiziyle birlikte tahsil etti.
  • Ödeme sürecinin 10 yıl sürmesi nedeniyle parasının enflasyon karşısında değer kaybettiğini iddia etti.
  • Bankadan "munzam zarar" (faizi aşan zarar) tazmini istedi.
  • Yerel mahkemeler ve Yargıtay, başvurucunun iddialarını reddetti.

Mahkemeler, "Enflasyon, kur artışı veya faiz oranlarının yüksekliği tek başına zararın ispatı için yeterli değildir" gerekçesini sunmuştu. Ancak AYM, bu kararı mülkiyet hakkı ihlali olarak değerlendirdi.

Mülkiyet Hakkı ve Adil Denge Vurgusu

AYM, alacakların da "mülkiyet hakkı" kapsamında olduğunu ve yüksek enflasyon dönemlerinde alacakların uzun süre sonra ödenmesinin kişiye aşırı bir külfet yüklediğini vurguladı. Mahkemeler, bu kaybı göz ardı etmesinin adil dengeyi bozduğunu belirtti. Bu karar, hukuk sistemimizde mülkiyet hakkının korunması ve enflasyonun olumsuz etkilerinin giderilmesi adına önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. AYM'nin bu yaklaşımı, benzer davalarda emsal teşkil ederek, vatandaşların hak arama özgürlüğünü güçlendirecek.

Kararın Potansiyel Etkileri

AYM'nin bu kararı, tüketici hakları açısından önemli bir kazanım olarak değerlendirilebilir. Enflasyonun alım gücü üzerindeki olumsuz etkileri dikkate alındığında, bu karar sayesinde alacaklılar, alacaklarının gerçek değerini koruma imkanına sahip olacaklar. Ayrıca, bu karar, borçluları da daha dikkatli olmaya ve borçlarını zamanında ödemeye teşvik edebilir. Ancak, kararın uygulanması sürecinde bazı zorluklar yaşanabileceği de göz ardı edilmemeli. Özellikle, geçmişe dönük davalarda zararın tespiti ve tazmini konularında hukuki tartışmaların yaşanması muhtemel.

Özetle, Anayasa Mahkemesi'nin bu kararı, enflasyon mağdurları için bir umut ışığı olurken, hukuk sistemimizde mülkiyet hakkının korunması ve adil denge ilkesinin sağlanması açısından önemli bir adım olarak tarihe geçti. Bu kararın, benzer davalara emsal teşkil etmesi ve tüketici haklarının korunmasına katkı sağlaması bekleniyor.