İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM),Türkiye'nin Lefkoşa Büyükelçiliği görev değişimiyle ilgili manipülatif haberlerin kurgulandığını ve iddiaların gerçek dışı olduğunu bildirdi. İletişim Başkanı Fahrettin Altun, yalanlamalara rağmen bazı CHP'li siyasetçilerin iddiaları ısrarla dillendirmesine sert tepki göstererek, bunun siyasi tükenmişliğin açık bir göstergesi olduğunu vurguladı.

CHP'nin Lefkoşa İddialarına Yalanlama

DMM'nin açıklamasına göre, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın isimlerinin geçtiği haberlerdeki diyalog ve iddiaların tamamı hayal ürünüdür. Altun, bu asılsız iddialara itibar edilmemesi gerektiğini belirterek, bazı CHP'li siyasetçilerin bu yalanları ısrarla dillendirmesini eleştirdi. Altun, "Bu şahıslar, iftiraları ayyuka çıkmasına rağmen kamuoyundan özür dilemek yerine yalan bataklığına daha da çekilmektedirler." ifadelerini kullandı.

Fahrettin Altun'dan Sert Tepki

Fahrettin Altun, CHP'li siyasetçilerin bu tavrının, Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde ülkeye hizmet eden bakanları ve devletin kıymetli isimlerini hedef aldığını söyledi. Bu durumun kamuoyunu yalan ve iftiralarla yönlendirme amacı taşıdığını vurgulayan Altun, X hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadelere yer verdi:

"Aziz milletimiz, bu kirli algı operasyonlarının da sistematik dezenformasyon girişimlerinin de farkındadır. Bu millet; kimin samimiyetle hizmet ettiğini, kimin iftira ve karalama siyasetinde boğulduğunu çok iyi bilmektedir."

Altun, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın vizyonu doğrultusunda, yapıcı bir anlayışla yollarına devam edeceklerini ve hiçbir karalama kampanyasının kendilerini yolundan alıkoyamayacağını belirtti. Ayrıca, bu iftiraları dillendirenleri kamuoyunu yanıltmaktan vazgeçmeye ve özür dilemeye davet etti.

Dezenformasyonla Mücadele Kararlılığı

Türkiye, son yıllarda dezenformasyonla mücadeleye büyük önem veriyor. DMM, bu konuda önemli bir rol üstlenerek, kamuoyunu doğru bilgilendirme ve manipülasyonlara karşı koruma görevini yerine getiriyor. Bu kapsamda, çeşitli platformlarda yayılan yalan haberler ve dezenformatif içerikler tespit edilerek kamuoyuyla paylaşılıyor. Dezenformasyonla mücadele, sadece hükümetin değil, tüm toplumun sorumluluğunda olan bir konu olarak görülüyor.

Bu tür dezenformasyon girişimleri, toplumda güvensizlik ve karmaşa yaratmayı hedeflemektedir. Ancak, bilinçli ve doğru bilgilendirilmiş bir kamuoyu, bu tür manipülasyonlara karşı daha dirençli olacaktır. Bu nedenle, medyanın ve kamuoyunun dezenformasyonla mücadele konusunda daha duyarlı olması büyük önem taşımaktadır. İletişim Başkanlığı'nın bu konudaki çalışmaları, Türkiye'nin dezenformasyonla mücadeledeki kararlılığını göstermektedir.