İstanbul Barajları Alarm Veriyor! Doluluk Oranı Şok Etti (6 Ekim)
Gündem

İstanbul Barajları Alarm Veriyor! Doluluk Oranı Şok Etti (6 Ekim)


06 October 20255 dk okuma5 görüntülenmeSon güncelleme: 06 October 2025

İstanbul'da baraj doluluk oranları alarm veriyor! İSKİ'nin 6 Ekim 2025 tarihli son verilerine göre, İstanbul barajlarının doluluk oranı %26,94'e kadar düşmüş durumda. Bu durum, yaklaşan kuraklık tehlikesini gözler önüne seriyor. Peki, bu düşüşün sebepleri neler ve İstanbul'u bekleyen tehlikeler neler?

İstanbul Barajlarındaki Son Durum

İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ) tarafından açıklanan verilere göre, İstanbul'daki barajların doluluk oranları son yılların en düşük seviyelerine gerilemiş durumda. Özellikle Alibeyköy, Terkos ve Ömerli barajlarındaki su seviyelerindeki düşüş endişe verici boyutlara ulaştı. İşte bazı barajların doluluk oranları:

  • Alibeyköy Barajı: %18
  • Terkos Barajı: %22
  • Ömerli Barajı: %35

Bu düşüşün temel nedenleri arasında azalan yağışlar, artan su tüketimi ve yanlış su politikaları gösteriliyor. Uzmanlar, önlem alınmaması halinde İstanbul'un yakın gelecekte ciddi bir su kriziyle karşı karşıya kalabileceği uyarısında bulunuyor.

Kuraklık Tehlikesi Kapıda Mı?

Barajlardaki doluluk oranlarının düşmesi, İstanbul için kuraklık tehlikesinin giderek yaklaştığı anlamına geliyor. Kuraklık, sadece su sıkıntısı değil, aynı zamanda tarım, enerji üretimi ve sanayi gibi birçok sektörü de olumsuz etkileyebilir. Ayrıca, salgın hastalıkların yayılması, orman yangınlarının artması ve göç gibi sosyal sorunlara da yol açabilir.

Peki, kuraklıkla mücadele için neler yapılabilir? Öncelikle, su tasarrufu konusunda bilinçlendirme çalışmalarına ağırlık verilmeli ve suyun verimli kullanılması teşvik edilmeli. Ayrıca, yağmur suyu hasadı, atık su arıtma ve deniz suyundan tatlı su elde etme gibi alternatif su kaynaklarına yönelik yatırımlar artırılmalı. Su kaynaklarının korunması ve yönetimi konusunda daha etkin politikalar izlenmeli.

İstanbul barajlarındaki doluluk oranlarının düşmesi, sadece İstanbul için değil, tüm Türkiye için önemli bir uyarı niteliğinde. Su kaynaklarının korunması ve verimli kullanılması, gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak için hepimizin sorumluluğunda. Aksi takdirde, kuraklık gibi doğal afetlerin etkileriyle baş etmek zorunda kalabiliriz.