İstanbul'da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem, konut piyasasında beklenmedik bir etki yarattı. Özellikle kiralık daire fiyatlarında yaşanan artışlar dikkat çekerken, bazı bölgelerde daireler boşalmadan kapora verilme döneminin başladığı belirtiliyor. Peki, bu artışın sebepleri neler ve hangi bölgelerde daha çok hissediliyor?
İstanbul'da Deprem Sonrası Kiralar Neden Arttı?
Deprem sonrası vatandaşların daha güvenli konutlara yönelme eğilimi, özellikle yeni ve depreme dayanıklı binalara olan talebi artırdı. Bu durum, kiralık daire arzının talebi karşılayamamasına ve dolayısıyla fiyatların yükselmesine neden oldu. Ayrıca, eski binalarda yaşayanların da daha güvenli bölgelere taşınma isteği, genel olarak kiralık konut piyasasında bir hareketliliğe yol açtı.
İstanbul'da yaşanan deprem felaketinin ardından, özellikle Beşiktaş gibi merkezi lokasyonlarda kiralık daire fiyatlarında ciddi artışlar gözlemleniyor. Eski binalarda 2+1 dairelerin kiraları 25 bin TL'den 40 bin TL'ye yükselirken, yeni binalarda ise bu rakamlar 45-50 bin TL bandından 65-70 bin TL'ye kadar çıkmış durumda. Bu durum, özellikle dar gelirli vatandaşlar için büyük bir sorun teşkil ediyor.
Kapora Dönemi Geri mi Döndü?
Artan talep ve azalan arz nedeniyle, İstanbul'da kiralık daire bulmak giderek zorlaşıyor. Hatta bazı bölgelerde, daireler boşalmadan kapora verilerek tutulmaya başlandı. Bu durum, özellikle acil konut ihtiyacı olanlar için büyük bir dezavantaj oluşturuyor. Kapora dönemi, konut piyasasında yaşanan güvensizlik ve belirsizliğin bir göstergesi olarak da yorumlanabilir.
Deprem sonrası kiralık konut piyasasında yaşanan bu gelişmeler, uzmanlar tarafından yakından takip ediliyor. Bazı uzmanlar, bu durumun geçici olduğunu ve piyasanın zamanla dengeleneceğini öngörürken, bazıları ise artan maliyetler ve talebin devam etmesi halinde fiyatların daha da yükselebileceği uyarısında bulunuyor.
- Deprem sonrası talep artışı
- Yeni binalara yönelim
- Arzın talebi karşılayamaması
- Kapora döneminin başlaması
İstanbul'da deprem sonrası kiralık konut piyasasında yaşanan bu hareketlilik, hem ev sahipleri hem de kiracılar için önemli sonuçlar doğuruyor. Özellikle dar gelirli vatandaşların barınma ihtiyacını karşılamakta zorlandığı bu dönemde, yetkililerin konuya çözüm odaklı yaklaşımlar geliştirmesi ve uygun fiyatlı konut projelerini hayata geçirmesi büyük önem taşıyor. Aksi takdirde, konut krizi derinleşebilir ve sosyal sorunlara yol açabilir.
