
KESK'ten Toplu Sözleşme Eleştirisi: 14 Yıl Oyalamaca mı?
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK),yaklaşan 8'inci Dönem Toplu İş Sözleşmesi görüşmeleri öncesinde sert eleştirilerde bulundu. KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak, 1 Ağustos 2025'te başlayacak görüşmelerin kamu emekçileri için bir oyalamaca olduğunu savundu. Koçak, 14 yıldır süren toplu sözleşme süreçlerinin emekçilerin beklentilerini karşılamadığını ve endişe yarattığını dile getirdi.
Savaş ve Emek Mücadelesi
Ayfer Koçak, basın açıklamasında Ortadoğu'daki gelişmelere de değinerek, savaşların emek mücadelesinin görünürlüğünü azalttığını vurguladı. Koçak, "Bu gece itibarıyla Ortadoğu'nun tekrar hareketlendiği, maalesef İHA'ların, SİHA'ların, savaş uçaklarının hareketlendiği bir güne uyandık. Bu ortamlar, emek mücadelemizin görünürlüğünü ortadan kaldırıyor. Biz emekçiler açısından tek kurtuluş, bütün savaşlar için geçerli olmak üzere, barıştan yana olmaktır" dedi. Savaşların her zaman yoksulları ve emekçileri olumsuz etkilediğini belirten Koçak, barışın önemine dikkat çekti.
Toplu Sözleşme Süreçlerinde Endişe
Türkiye'nin içinde bulunduğu siyasal, ekonomik ve toplumsal krizin, 25 milyonluk bir kesimi ilgilendiren toplu iş sözleşmesi görüşmelerini daha da önemli hale getirdiğini ifade eden Koçak, "Normal koşullarda bir ülkede çalışanlar, emekçiler toplu sözleşme süreçlerini dört gözle bekler. Toplu sözleşme masasını yaşadığı sorunların çözümü için bir fırsat olarak görür. Ancak ne yazık ki ülkemizde tam tersi bir tablo ile karşı karşıyayız. 14 yılda yapılan her toplu sözleşmeden sonra ortaya çıkan tablo bugün milyonlarca kamu emekçisini ve emeklisini toplu sözleşme süreçlerinin başlamasından heyecan değil, endişe duyar hale getirmiştir" şeklinde konuştu.
Hakem Kurulu Eleştirisi
Koçak, toplu sözleşme süreçlerindeki hakem kurulunu da eleştirerek, kurulun bağımsız olmadığını ve iktidarın fanatik taraftarı gibi hareket ettiğini iddia etti. "Kamu emekçi ve emeklileri bu sistemle 14 yıldır oyalanmaktadır" diyen Koçak, hakem kurulunun yapısını ve karar alma süreçlerini eleştirdi. "İşveren tarafı 'Konuyu, tarafları, kapsamı, masaya getirilen teklifin bu kapsama girip girmediğini ben belirlerim' diyor. 'Sendikamız' diye nitelendirdiği konfederasyonu tüm kamu emekçilerinin ve emeklilerin tek yetkilisi olarak görüyor. Öyle ki bu sistemde uyuşmazlık halinin bile baştan önlemi alınmış durumda." dedi. Koçak, kurulun yapısının çalışanların haklarını yeterince korumadığını savundu.
KESK'in bu açıklamaları, yaklaşan toplu iş sözleşmesi görüşmelerine dair beklentileri ve endişeleri bir kez daha gündeme taşıdı. Kamu emekçileri, adil ve kapsayıcı bir toplu sözleşme süreci beklerken, KESK'in eleştirileri müzakerelerin seyrini etkileyebilir.