Siverek, bir değerini daha kaybetti. Gönül adamı, "Aşık Elvan" mahlasıyla tanınan Ramazan Özgültekin, ardında derin bir boşluk bırakarak hayata veda etti. Siverek'in sözlü ve yazılı kültürüne adanmış bir ömür, binlerce belge ve eserle dolu bir miras kaldı. Peki, bu miras yaşayacak mı?

Ramazan Özgültekin Kimdi?

1 Mart 1951'de Siverek'te doğan Ramazan Özgültekin, nam-ı diğer "Aşık Elvan", hayatını Siverek'in kültürüne adamış bir gönül insanıydı. Ortaokulu bırakmak zorunda kalsa da kendini yetiştirmiş, marangozluk yaparken bağlama çalmayı öğrenmişti. Askerlik sonrası Siverek Devlet Hastanesi'nde çalışmış, Halk Eğitim Merkezi'nde bağlama dersleri vermişti. 13 kitap yazmış, 15 bine yakın belge toplayarak Siverek'in sözlü ve yazılı kültürünü kayıt altına almıştı.

Ramazan Hoca, sadece bir yazar ya da müzisyen değildi. O, Siverek'in hafızasıydı. Topladığı belgeler, yazdığı kitaplar, bestelediği türküler, Siverek'in tarihini, kültürünü, geleneklerini gelecek nesillere aktarmak için bir köprüydü. Onun Koçali Baba Türbesi'ndeki evi, bir kültür merkezi, bir irfan ocağıydı. 25 bin kitaplık kütüphanesi, Siverek'e özgü tarihi eserleri, duvardaki fotoğrafları, hepsi Siverek'in ruhunu yansıtıyordu.

"Bu Birikim Yaşasın!"

Ramazan Hoca'nın en büyük arzusu, bu birikimin yaşatılması, gelecek nesillere aktarılmasıydı. Son nefesine kadar bu amaçla çalıştı, çabaladı. Peki, bizler bu mirası koruyabilecek miyiz? Onun emanetine sahip çıkabilecek miyiz?

Siverek Belediyesi başta olmak üzere, tüm kurum ve kuruluşların, sivil toplum örgütlerinin, gönüllülerin bu konuda seferber olması gerekiyor. Ramazan Hoca'nın evindeki kütüphane ve eserler korunmalı, dijital ortama aktarılmalı, araştırmacılara ve öğrencilere açılmalı. Onun kitapları yeniden basılmalı, türküleri seslendirilmeli, hayatı ve eserleri hakkında sempozyumlar düzenlenmeli.

Unutmayalım ki, Ramazan Hoca'nın mirası sadece Siverek'in değil, tüm Anadolu'nun ortak değeridir. Bu mirası yaşatmak, hepimizin vicdan borcudur.

Koçali Baba Kimdir?

• Rivayetlere göre, Koçali Baba ve kardeşi Cerrah Baba, Hz. Muhammed’in (s.a.v) sahabelerindendir.
• Hz. Ömer (r.a) döneminde, İyaz bin Ganem komutasındaki İslam orduları 637-639 yılları arasında Anadolu’ya sefer düzenlemiştir.
• Bu seferler sırasında, Diyarbakır’ın fethine giden İslam ordusu, yol üzerindeki kaleleri fethetmiş; o dönemde Sasaniler’in elinde bulunan Siverek Kalesi ise 639 yılında savaşsız şekilde teslim alınmıştır.
• İslam ordusu komutanı İyaz bin Ganem, Hz. Cabir’in (r.a) çocukları olan Koçali’yi Siverek Kalesi’ne vali, kardeşi Cerrah’ı ise imam olarak tayin etmiştir.
• Ancak Diyarbakır’ın fethi dönüşünde halk isyan etmiş ve her iki kardeşi şehit etmiştir.

Ramazan Özgültekin'in vefatı, Siverek için büyük bir kayıp. Ancak, onun bıraktığı miras, Siverek'in kültürel zenginliğini gelecek nesillere taşıyacak bir potansiyele sahip. Bu potansiyeli hayata geçirmek, hepimizin sorumluluğunda. Ramazan Hoca'nın ruhu şad olsun, mekanı cennet olsun. Onun mirası, Siverek'te ve Anadolu'da daima yaşayacak.