
Sumud Filosu Aktivisti Anlattı: İsrail'den 72 Saatlik İşkence!
Gazze'ye insani yardım götürmek amacıyla yola çıkan Küresel Sumud Filosu, uluslararası sularda İsrail ordusunun saldırısına uğradı. Alıkonulan aktivistlere yapılan kötü muamele ve işkenceler gün yüzüne çıkmaya başladı. Sumud Filosu aktivisti Mehmet Emin Aydın, yaşadığı dehşet dolu anları A Haber ekranlarında milyonlarla paylaştı.
İsrail Askerlerinin Zulmü: 72 Saatlik İşkence
Mehmet Emin Aydın, İsrail askerleri tarafından 72 saat boyunca işkenceye maruz kaldıklarını belirtti. Aydın, "Uluslararası sularda hiçbir gerekçe gösterilmeden saldırıya uğradık. Gemilerimize el konuldu ve bizler gözaltına alındık. Gözaltı süresince sürekli olarak psikolojik ve fiziksel işkenceye maruz kaldık," dedi.
Aydın, yaşadıklarını şu sözlerle ifade etti:
- "Uyandırılmamak için direndiğimizde üzerimize soğuk su döktüler."
- "Yemeklerimize tükürdüler ve yemeye zorladılar."
- "Sürekli olarak aşağılayıcı ve küfürlü sözler söylediler."
- "Ailelerimizle görüşmemize izin vermediler."
- "Hukuki destek almamızı engellediler."
Aydın, bu yaşananların kabul edilemez olduğunu ve uluslararası hukukun ihlali olduğunu vurguladı.
Uluslararası Toplumun Sessizliği
Sumud Filosu'na yapılan saldırı ve aktivistlere uygulanan işkence, uluslararası kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Birçok sivil toplum kuruluşu ve insan hakları örgütü, İsrail'in bu hukuksuz davranışını kınadı. Ancak, uluslararası toplumun bu konuda yeterli tepkiyi göstermediği eleştirileri de yapılıyor.
Gazze'ye yönelik ambargonun kaldırılması ve Filistin halkının yaşadığı insanlık dramına son verilmesi için uluslararası toplumun daha fazla sorumluluk alması gerektiği vurgulanıyor. Filistin'e destek veren aktivistler, bu tür saldırıların kendilerini yıldırmayacağını ve mücadeleye devam edeceklerini belirtiyorlar.
Sumud Filosu aktivisti Mehmet Emin Aydın'ın A Haber'de anlattıkları, İsrail'in Gazze'ye yönelik uyguladığı insanlık dışı politikaların ve aktivistlere yönelik zulmün bir kez daha gün yüzüne çıkmasını sağladı. Bu olay, uluslararası toplumun Filistin meselesine daha duyarlı yaklaşması ve adil bir çözüm için harekete geçmesi gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor. Unutulmamalıdır ki, sessizlik suça ortak olmaktır.