Çanakkale'nin Güzelyalı sahilinde görenleri hayrete düşüren bir olay yaşandı. İngilizler tarafından Kırım Savaşı esnasında inşa edilen, dünyanın ilk prefabrik hastanesi olarak bilinen yapının tarihi çeşme taşı, bir duvarın içinde adeta kayboldu. Bu durum, tarihi eserlerin korunması konusundaki hassasiyeti bir kez daha gündeme getirdi.
Tarihi Çeşme Taşı Neden Duvar Oldu?
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Reyhan Körpe, bu tarihi taşın önemine dikkat çekerek, "Bu taş, savaş dönemine ait önemli bir hatıradır ve mutlaka korunmalıdır" dedi. Ancak, taşın neden ve nasıl bir duvarın parçası haline geldiği henüz bilinmiyor. Bu durum, yetkililerin ve ilgili kurumların konuyla ilgili soruşturma başlatmasına neden oldu.
Prefabrik hastaneler, özellikle savaş dönemlerinde hızlıca kurulabilmeleri ve taşınabilmeleri nedeniyle büyük önem taşıyordu. İngilizler tarafından inşa edilen bu hastane, Kırım Savaşı sırasında yaralanan askerlere hizmet vermek amacıyla kurulmuştu. Hastanenin bir parçası olan çeşme ise, o dönemin şartlarında su ihtiyacını karşılamak ve hijyen sağlamak amacıyla kullanılıyordu. Şimdi ise, o çeşmeden geriye kalan tek parça, bir duvarın içinde kaderine terk edilmiş durumda.
Kültürel Mirasımız Tehlike Altında mı?
Bu olay, Türkiye'deki kültürel mirasın korunması konusundaki eksiklikleri gözler önüne seriyor. Birçok tarihi eser, yeterli özen gösterilmediği için yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Uzmanlar, bu tür olayların önüne geçmek için daha sıkı denetimler yapılması ve toplumun bilinçlendirilmesi gerektiğini vurguluyor.
Türkiye'nin kültürel mirası, sadece taş binalardan ibaret değildir. Aynı zamanda, o binaların içinde barındırdığı hikayeler, yaşanmışlıklar ve anılardır. Bu nedenle, her bir tarihi eser, geçmişimizden günümüze ulaşan birer köprüdür ve korunması, gelecek nesillere aktarılması büyük önem taşır.
Kültürel mirasın korunması sadece devletin sorumluluğunda değildir. Her birey, yaşadığı çevredeki tarihi eserlere sahip çıkmalı, onların korunması için elinden geleni yapmalıdır. Bu bilinçle hareket ederek, kültürel mirasımızı gelecek nesillere aktarabiliriz.
Tarihi çeşme taşının duvara gömülmesi, hepimiz için bir uyarı niteliğindedir. Geçmişimize sahip çıkmazsak, geleceğimizi de kaybedebiliriz. Bu nedenle, bu tür olayların bir daha yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınması ve kültürel mirasımıza gereken özenin gösterilmesi büyük önem taşımaktadır.