İflas eden genetik analiz şirketi 23andMe, DNA verileri için ikinci bir açık artırmaya hazırlanıyor. Şirketin eski CEO'su Anne Wojcicki'nin liderliğindeki bir grubun 305 milyon dolarlık açılış teklifiyle başlayan süreç, rekabetin kızışmasına neden oldu. Bu durum, şirketin geleceği ve müşteri verilerinin akıbeti hakkında soru işaretleri yaratıyor.

İhale Süreci ve Taraflar

Yeni teklif, geçtiğimiz ay ilk açık artırmanın galibi ilan edilen ancak Wojcicki tarafından mahkemede itiraz edilen Regeneron Pharmaceuticals'ın son teklifinden yaklaşık 50 milyon dolar daha fazla. Bu yeni açık artırma, Wojcicki, Regeneron ve 23andMe arasında bir uzlaşma niteliği taşıyor. Süreç, Çarşamba günü St Louis'deki federal mahkemede ele alınacaktı. 23andMe başlangıçta yeni açık artırma için bazı sınırlamalar önermişti, ancak bu durum ABD İflas Yargıcı Brian Walsh tarafından sorgulandı.

Şirket avukatı Christopher Hopkins, mahkemeye yeni kurallara göre, Kaliforniya merkezli bir araştırma enstitüsüyle ortaklık kuran Wojcicki'nin 305 milyon dolarlık bir teklifte bulunacağını ve Regeneron'un buna en az 315 milyon dolar olması gereken bir teklifle karşılık verebileceğini söyledi. Bundan sonra, Wojcicki ve araştırma enstitüsü son bir teklifte bulunabilir ve bunu yaparlarsa, Regeneron açık artırmanın son teklifini yapma şansına sahip olacak.

Bloomberg'ün haberine göre, 23andMe'nin geçen ay düzenlediği ve Regeneron'un 256 milyon dolarlık nihai teklifle kazandığını iddia ettiği açık artırmanın ardından, Çarşamba günü St. Louis'de yapılan federal mahkeme duruşmasında tüm taraflar hazır bulundu. Wojcicki açık artırmanın ardından itiraz ederek, Regeneron'un lehine olacak şekilde açık artırmanın adil olmayan bir şekilde kapatıldığını savundu. Hopkins, geçen ayki açık artırmanın üç gün sürdüğünü ve her iki tarafın da 23andMe'yi haksız yere rakiplerini kayırmakla suçladığını söyledi.

Müşteri Verilerinin Korunması ve İflas Süreci

Bir grup müşteri ve hükümet yetkilisi, 23andMe'nin müşterilerden tükürük örnekleri toplayarak yıllar içinde oluşturduğu genetik verileri korumasını talep etti. Her iki teklif sahibi de 23andMe'nin, müşterilerin talep etmeleri halinde kişisel bilgilerinin silinmesine olanak tanıyan gizlilik politikasına uyacaklarını taahhüt etti. Bu durum, veri gizliliği konusundaki endişeleri bir nebze olsun azaltmaya yönelik bir adım olarak değerlendirilebilir.

23andMe, 15 milyondan fazla müşteriye tıbbi ve soyla ilgili genetik testler sağlayarak sürdürülebilir kar elde edemediği için Mart ayında iflas başvurusunda bulundu. Şirketin iki ana hizmetine yaklaşık 550 bin kişi abone olmuştu, ancak bu rakam şirketi ayakta tutmak için yeterli olmadı. 23andMe'den yapılan açıklamada, bu hizmetlerden biri olan Lemonaid Health'in satışın bir parçası olmadığı ve kapatılacağı belirtildi.

Gelecek Beklentileri

İflasından önceki aylarda 23andMe bir yandan alıcı bulmaya çalışırken bir yandan da bilgisayar korsanlarının müşteri bilgilerine erişimini sağlayan 2023 veri ihlaliyle ilgili bir toplu davayı sona erdirmek için mücadele etti. Şirket iflasın bir parçası olarak bu iddiaları çözmeye çalışacak. 23andMe'nin yaşadığı bu zorlu süreç, genetik veri sektöründe faaliyet gösteren diğer şirketler için de önemli dersler içeriyor. Müşteri verilerinin güvenliği, sürdürülebilir bir iş modeli ve rekabetçi bir piyasada ayakta kalabilmek için kritik öneme sahip.

23andMe'nin DNA verilerinin satışı, genetik analiz sektöründe önemli bir dönüm noktası olabilir. İhale sürecinin nasıl sonuçlanacağı ve müşteri verilerinin nasıl korunacağı, sektörün geleceği açısından belirleyici olacak. Müşterilerin ve hükümet yetkililerinin bu konudaki hassasiyeti, sürecin şeffaf ve adil bir şekilde yürütülmesini sağlayacak.