Türkiye ekonomisi için kritik bir uyarı sinyali daha geldi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından açıklanan son verilere göre, özel sektörün yurt dışından sağladığı toplam kredi borcu, Mart 2025 itibarıyla 182,6 milyar dolar seviyesine ulaşarak rekor kırdı. Bu durum, Türk ekonomisinin kırılganlığına dair endişeleri artırırken, uzmanlar borçların sürdürülebilirliği konusunda çeşitli senaryoları değerlendiriyor.
Özel Sektörün Borç Yükü Artıyor
TCMB'nin yayımladığı verilere göre, özel sektörün uzun vadeli kredi borcu 10,4 milyar dolar artarak 167,1 milyar dolara yükseldi. Kısa vadeli kredi borcu ise (ticari krediler hariç) 0,1 milyar dolar artışla 15,5 milyar dolar olarak gerçekleşti. Bu artışta finansal kuruluşların ve finansal olmayan kuruluşların borçlarındaki yükselişler etkili oldu. Finansal kuruluşların toplam borcu 3,9 milyar dolar artarken, finansal olmayan kuruluşların borcu ise 6,6 milyar dolar arttı. Bu durum, özel sektörün genel borçlanma eğiliminin sürdüğünü gösteriyor.
Uzun vadeli borçlarda finansal kuruluşların yükümlülükleri 4 milyar dolar, finansal olmayanların ise 6,4 milyar dolar arttı. Kısa vadede ise finansal kuruluşlar 0,1 milyar dolar borç azaltırken, finansal olmayanların borçlarında 0,2 milyar dolarlık artış yaşandı. Bu veriler, özellikle finansal olmayan kuruluşların kısa vadeli borçlanma ihtiyacının devam ettiğini ortaya koyuyor.
Döviz Cinsinden Borç Dağılımı
Özel sektörün yurt dışı kredi borcunun döviz cinsinden dağılımı incelendiğinde, uzun vadeli borçların büyük çoğunluğunun yabancı para cinsinden olduğu görülüyor. 167,1 milyar dolar tutarındaki uzun vadeli kredi borcunun:
- %59,4'ü ABD doları,
- %31,9'u euro,
- %2,2'si Türk lirası,
- %6,5'i diğer döviz türlerinden oluşuyor.
Bu durum, kur riskinin yüksek olduğunu ve Türk lirasındaki değer kayıplarının borç yükünü daha da artırabileceğini gösteriyor. Özellikle dolar ve euro cinsinden borçlanan şirketler, kurdaki dalgalanmalardan olumsuz etkilenebilir.
Ekonomiye Olası Etkileri
Özel sektörün artan borç yükü, Türkiye ekonomisi için çeşitli riskler barındırıyor. İşte olası etkiler:
- Kur Riski: Yüksek döviz borcu, kur şoklarına karşı kırılganlığı artırabilir.
- Finansal İstikrar: Şirketlerin borçlarını ödemekte zorlanması, finansal istikrarsızlığa yol açabilir.
- Yatırım İştahı: Artan borç yükü, şirketlerin yatırım yapma iştahını azaltabilir.
- Büyüme Potansiyeli: Borçların çevrilmesindeki zorluklar, ekonomik büyümeyi olumsuz etkileyebilir.
Bu nedenle, hükümetin ve ilgili kurumların özel sektörün borçlarını yakından takip etmesi ve gerekli önlemleri alması büyük önem taşıyor.
Özel sektörün yurt dışı kredi borcundaki bu rekor artış, Türkiye ekonomisi için önemli bir sınav niteliğinde. Borçların sürdürülebilirliği, kur riski ve finansal istikrar gibi faktörler yakından izlenmeli. Aksi takdirde, artan borç yükü ekonomik büyümeyi olumsuz etkileyebilir ve finansal sorunlara yol açabilir. Önümüzdeki dönemde, hükümetin ve özel sektörün bu zorluğun üstesinden nasıl geleceği merakla bekleniyor.