Ebru Sanatıyla Tanışan Öğrencilerden Coşkulu Yorumlar
Dünyanın farklı ülkelerinden Türkiye'ye eğitim için gelen uluslararası öğrenciler, burada tanıştıkları ebru sanatının büyüsüne kapıldı. Kazakistanlı Sandugaş Kels ve Azerbaycanlı Sabina Rasulova, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) tarafından düzenlenen atölyelerde öğrendikleri bu geleneksel sanatı "benzersiz" ve "kendine özgü" olarak nitelendirdi.
Ebru Sanatının Tarihi ve Anlamı
Osmanlı döneminde gelişen ve günümüze kadar gelen ebru sanatı, suyun üzerine boyalarla yapılan desenlerin kağıda aktarılmasıyla oluşuyor. Bu sanat dalı, sadece görsel bir şölen sunmakla kalmıyor, aynı zamanda derin bir felsefi anlam taşıyor. Ebru sanatında kullanılan malzemeler şunlardır:
- Kitre (geven otundan elde edilen doğal zamk)
- Toprak boyalar
- At kılı fırçalar
- Biz adı verilen şekillendirme çubukları
Ebru, sabır ve konsantrasyon gerektiren bir sanat olarak biliniyor. Lale ve gül motifleri, tasavvufi sembollerle de bağlantılı olarak sanatın önemli bir parçasını oluşturuyor.
Öğrencilerin Ebru Deneyimleri
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi'nde doktora yapan Sandugaş Kels, ebru sanatıyla ilgili "Çok ilgimi çekiyor çünkü kendine özgü ve özel bir sanat dalı" yorumunu yaptı. Kels, bu sanatın Türk kültürüne ait olmasının kendisini ayrıca mutlu ettiğini belirtti.
Ankara Üniversitesi'nde yüksek lisans öğrencisi olan Sabina Rasulova ise ebru sanatının tekniklerini öğrenirken zorlandığını ancak sonuçların büyüleyici olduğunu söyledi. Rasulova, "Ebruyu özgün kılan da onun benzersiz olması" diyerek bu sanata olan hayranlığını dile getirdi.
Öğrenciler, Türkiye'de geçirdikleri ramazan deneyimlerini de paylaştı. Türk misafirperverliği sayesinde kendilerini hiç yalnız hissetmediklerini belirten öğrenciler, ramazan pidesi ve şerbeti gibi lezzetleri de çok sevdiklerini ifade etti. Sandugaş Kels, "İnşallah Türk dünyasının güçlü olduğu nice seneleri görürüz" diyerek duygularını paylaştı.
Ebru sanatı, uluslararası öğrenciler için Türkiye'deki deneyimlerinin unutulmaz bir parçası haline geldi. Bu geleneksel sanat, kültürler arası bir köprü görevi görerek öğrencilerin Türk kültürüne olan ilgisini artırıyor.
