Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Avrupa Günü resepsiyonuna gönderdiği mesajda Lozan Antlaşması'na dikkat çekti. İmamoğlu, mesajında Lozan'ın Türkiye için büyük bir diplomatik zafer olduğunu ve her vatandaşın bu zaferle gurur duyması gerektiğini vurguladı. Bu mesaj, siyasi arenada yankı uyandırırken, İmamoğlu'nun tutukluluğu da Avrupa Birliği nezdinde tepkilere yol açmaya devam ediyor.

Lozan Antlaşması: Türkiye'nin Diplomatik Zaferi

İmamoğlu'nun mesajında Lozan Antlaşması'nın önemi vurgulanırken, antlaşmanın Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu metinlerinden biri olduğu belirtildi. Lozan'da, Türkiye'nin içinde her yurttaşın başı dik, onurlu ve özgür bir biçimde, kendi kimliğiyle yaşayabileceği dünyaya ilan edildiği ifade edildi. İmamoğlu, Lozan Konferansı'nın aynı zamanda savaştan yeni çıkmış ve barışı öncelemiş Türkiye'nin büyük bir diplomatik zaferi olduğunu ve her yurttaşımızın bu zaferle haklı bir gurur duyması gerektiğini söyledi. "Türkiye için her zaman öncelik, ‘yurtta ve dünyada barış’ ilkesidir. Bu ilke, Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün bize mirasıdır." ifadelerini kullandı.

Avrupa Günü Resepsiyonunda İmamoğlu'nun Mesajı

İBB Başkanvekili Nuri Aslan tarafından okunan mesajında İmamoğlu, geçen yıl birlikte ev sahipliği yaptıkları Avrupa Günü'nde fiziksel olarak aralarında olamadığı için üzüntüsünü dile getirdi. Ancak, demokratik değerlere olan ortak inancına verdiği güçlü desteği ifade etmek adına bu özel günde bir mesaj yollamak istediğini belirtti. İstanbul'un, Avrupa'nın kültürel başkentlerinden biri olarak, iki kıtayı birleştiren eşsiz konumuyla, tarih boyunca olduğu gibi, bugün de Avrupa'nın çoğulcu ve açık toplum vizyonunun önemli bir simgesi olduğunu vurguladı.

İmamoğlu mesajında ayrıca şunları söyledi:

• "Bugün dünyanın ve Avrupa’nın pek çok bölgesinde yaşanan demokratik gerilemeler, sadece temel hak ve özgürlükleri hedef almıyor; uluslararası ilişkilerin de zeminini sarsıyor."
• "Otoriterleşme dalgası, demokratik kurumları zayıflatmakla kalmıyor; ortak değerleri ve hak temelli uluslararası düzeni de erozyona uğratıyor."
• "Popülist liderler, kendi politik gündemlerine uğruna, hemen hiçbir şeyi manipüle etmekten kaçınmıyorlar."

Türkiye-Avrupa Birliği İlişkileri ve Demokrasi Vurgusu

İmamoğlu, mesajının sonunda Türkiye ile Avrupa Birliği ilişkilerinin günübirlik çıkarlarla değil, uzun vadeli bir vizyonla şekillenmesi gerektiğini vurguladı. Cumhuriyet Halk Partisi olarak Türkiye'nin yerinin demokratik, çoğulcu, insan haklarına ve hukukun üstünlüğüne saygılı ülkelerin arasında olduğuna inandıklarını belirtti. AB ile ilişkilerin sadece teknik alanlarda değil, değerler ve ilkeler temelinde ve kurumsal düzeyde yeniden inşa edilmesi gerektiğini savundu. "Demokrasiye ve hukukun üstünlüğüne bağlı bir Türkiye, Avrupa’nın güvenliği ve ortak geleceği için vazgeçilmezdir." dedi.

Ekrem İmamoğlu'nun Avrupa Günü resepsiyonuna gönderdiği Lozan vurgulu mesajı, Türkiye'nin dış politikası ve Avrupa Birliği ile ilişkileri açısından önemli bir değerlendirme olarak öne çıkıyor. İmamoğlu'nun tutukluluğu ve mesajının içeriği, Türkiye'deki siyasi gelişmelerin uluslararası arenadaki yankılarını bir kez daha gözler önüne seriyor. Bu durum, Türkiye'nin demokratik değerlere bağlılığı ve hukukun üstünlüğü ilkesine saygısı konularında Avrupa Birliği nezdinde süregelen endişeleri de artırıyor.