İstanbul'un Ümraniye ilçesinde yaşanan olay, kadın hakları savunucularının ve kamuoyunun büyük tepkisini çekti. Bir kozmetik firmasının reklam panosunda yer alan, gülümseyen kadın fotoğrafları, üzerine yapıştırılan "Toplumun ahlakını bozan içerikler görmek istemiyoruz" yazılı afişlerle sansürlendi. Bu durum, son zamanlarda artan kadın düşmanlığı ve ahlak bekçiliği söylemlerinin bir yansıması olarak değerlendiriliyor.

Sansüre Tepkiler Büyüyor

Ümraniye Kent Savunması Sözcüsü Bulut Can Okuducu, olayı sosyal medya hesabından duyurarak tepkisini dile getirdi. Okuducu, paylaşımında şu ifadelere yer verdi:

"Gülümseyen iki kadın. Sadece gülümseyen iki kadın. Kadının görünürlüğüne bile katlanamayan bir anlayışın hedefinde. Bugün Ümraniye'de 'toplumun ahlakını bozan içerikler görmek istemiyoruz' yazan görseller ile, gülen kadın fotoğraflı reklamlarının üzeri kapatıldı. Yakın zamanda Üsküdar'da ve İstanbul'un çeşitli köşelerinde benzer provokasyonları görmüştük."

Okuducu, bu tür eylemlerin münferit olmadığını, aksine organize bir şekilde yürütülen kadın düşmanlığı kampanyasının bir parçası olduğunu vurguladı. Cumhuriyetin kadın erkek eşitliği ilkesine dayanan uygulamalarını hedef alan bu anlayışa karşı sessiz kalınmaması gerektiğini belirtti.

Türkiye'de Kadınlara Yönelik Baskılar Artıyor mu?

Bu olay, Türkiye'de kadınlara yönelik baskıların ve ayrımcılığın arttığı yönündeki endişeleri de beraberinde getirdi. Özellikle son yıllarda kadınların giyim tarzı, yaşam biçimi ve kamusal alandaki görünürlüğü üzerinden yapılan tartışmalar, bu türden ahlak bekçiliği eylemlerine zemin hazırlıyor. Kadınların kahkaha atmasına, özgürce giyinmesine ve çalışmasına karşı çıkan söylemler, toplumda kutuplaşmaya ve gerginliğe neden oluyor.

Bu türden olayların önüne geçilmesi için toplumun her kesiminin kadın hakları konusunda bilinçlendirilmesi ve kadın düşmanlığı ile mücadele edilmesi gerekiyor. Eğitim, medya ve sivil toplum kuruluşları aracılığıyla farkındalık yaratmak, bu türden ayrımcı ve baskıcı uygulamaların önüne geçmek için önemli bir adım olacaktır.

Unutmayalım ki, kadınların özgürlüğü ve eşitliği, toplumun ilerlemesi ve gelişmesi için vazgeçilmez bir unsurdur.

Neler Yapılabilir?

• Farkındalık Yaratmak: Kadın hakları konusunda toplumun bilinçlenmesini sağlamak.
• Eğitim: Okullarda ve toplumun her kesiminde eşitlik ve hoşgörü eğitimleri vermek.
• Yasal Düzenlemeler: Kadınları ayrımcılığa karşı koruyacak yasal düzenlemeler yapmak ve uygulamak.
• Sivil Toplum: Kadın hakları savunucusu sivil toplum kuruluşlarını desteklemek.

Ümraniye'de yaşanan bu olay, kadın hakları mücadelesinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Toplum olarak bu türden ayrımcı ve baskıcı uygulamalara karşı durmalı, kadınların özgür ve eşit bir şekilde yaşaması için mücadele etmeliyiz.